Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:23 am
Bu Aşk Burada Biter
Bu aşk burada biter ve ben çekip giderim Yüreğimde bir çocuk cebimde bir revolver Bu aşk burda biter iyi günler sevgilim Ve ben çekip giderim bir nehir akıp gider
Bir hatıradır şimdi dalgın uyuyan şehir Solarken albümlerde çocuklar ve askerler Yüzün bir kır çiceği gibi usulca söner Uyku ve unutanlık gittikce derinleşir
Yan yana uzanırdık ve ıslaktı çimenler Ne kadar güzeldin sen! nasıl eşsiz bir yazdı! Bunu anlattılar hep, yeni yiten bir aşkı Geçerek bu dünyadan bütün olu şairler
Bu aşk burada biter ve ben çekip giderim Yüreğimde bir çocuk cebimde bir revolver Bu aşk burada biter iyi günler sevgilim Ve ben çekip giderim bir nehir akıp gider
Ataol Behramoğlu
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:23 am
Seni Seyrederdim
SENİ SEYREDERDİM
Saçların uçuşurdu rüzgârdan. Yanından seni seyrederdim. Güneş yakardı, deniz yanardı.. Sen konuşurdun, dinlerdim.
Gülerdin.. Susardın, düşünürdün. Benimle el - ele yürürdün.. Yol biterdi.
Görmezdim seni.. Zaman yıl yıl geçerdi. Uzaktan, çok uzaklardan Seni seyrederdim.
Özdemir Asaf
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:24 am
SEN BAKMA BENİM KAÇIŞIMA **************************** Sen bakma benim kaçışıma Aslında gidemiyorum.. Koşu bandında gibiyim, Gidemiyor,kalamıyorum. Ellerinden,gözlerinden,dudaklarından, Kaçma çabalarıma aldanma sakın, Başaramıyorum… Sen mi çağırıyorsun geceleri beni Uykularım bölünüyor Ellerin ellerimde Gözlerin gözlerimde Dudakların dudaklarımda Sarıp sarmalıyorsun Kuşatıyorsun tüm bedenimi. Birbirimizin içinden geçiyoruz sanki. Altüst oluyorum,başım dönüyor… Kaçarken senden, İçim nasıl bağırıyor.. Nasıl istiyor seni bilmiyorsun..
(Alıntı ...)
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:24 am
Düşündün mü?
Hiç düşündün mü? Dinmek bilmeyen yağdıkça yüreğimi Aşılmaz seller getiren yağmur sevgisinin Birgün bitebileceğini, Seni başkasına teslim edeceğim İhtimalini düşündün mü? Düşünmesende,düşünmekten ziyade Artık bir gerçek... Ben hiç düşünmedim Yarın sensiz olabileceğimi Ve bir gerçek var ki Sensiz yarın oldu şimdi bugün Ve sen dinmek bilmeyen yağmur Artık sona erdi.
Zeynep Kurt
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:25 am
Bahtımın resmini yaptım, Aldım elime siyahı, Vurdum tuvale. Her yeri boyadım simsiyah. Tam bitti dedim, O da ne! Tam ortada bir yer beyaz. Yaklaştım, Büyüdü beyaz. Daha yaklaştım, Beyazın ortasında sen, bembeyaz.
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:25 am
BİN YÜZÜ OLMALI İNSANIN (Düz Yazı)
Bin yüzü olmalı insanın. Olmalı ki, sıkmasın kendi öz canını. Başkalarını yeterince sıkmıyor muyuz zaten? Ayrıca sıkılmak yarı ölüm demek değil midir bir anlamda.?
Sözünü ettiğim bin yüzlülük, post-modern çağın bukalemun sendromu ile karıştırılmamalı. O tamamen farklı olup; içinde özenti, çıkarcılık, fırsatçılık ve bilgiyi yeterince sindirmemişlik barındıran değişik bir kavram. Ben bilgiyi sevdamsı bir tutkuyla özümsemek ve ortaya çıkan “öz” yardımıyla yeniden üretmekten söz ediyorum. Hiç değilse kendimize doğurgan olmaktan... Doğurdukça çoğalır insan; sahip olduğu “yüz”lerin sayısı artar ve üretmeyi sürdürür. Kişisel görüşüme göre insan iç yolculuklarında ve yalnızca kendi içinde büyür. Bunun için, sıradan bir 'prototip' olmaktan öteye geçip, pek çok değişik ilgi alanına ve farklı yüzlere sahip olmak gerek.
Bugün böyle bir konu açmak istedim sizlere. Belki bir gün, başka bir sayfada yeniden buluşuruz. Bakarsınız o sefer de farklı bir yüzümle dikilirim karşınıza. Ben biliyor muyum sanki, bende benden içeri kaç kişinin var olduğunu?
Yaşamak, biteviye sorular sorarak keşfetmek ve öğrenmektir aslında. Kendini keşfetmek de dahil buna. Fikrimi sorarsanız eğer, 'soru' yanıttan her zaman daha önemlidir. Sormayı bilmeyen kişi aldığı cevabın değerini de asla anlayamaz. Sormayı bilmek, içerideki “ben”leri çoğaltarak; bir anlamda “bin yüzlü” olarak ve bunu yaparken de “merak kapısı” ve ”gönül gözü”nü açık tutarak kolaylaşıyor ancak. En azından benim için böyle...
Hayat ağacını, gönül gözünden açılmış çok sayıda pencereden bakarak ve bilgi ile zenginleştirerek sulamak gerek arada sırada. Gerçekleştirmek ise pekala mümkün bence. İnsan yeterince güçlü, derin ve kalabalık kendisine.
Ama ne hikmetse daima yalnızlıktan şikayet edip durur!
Kalın sağlıcakla dostlar….
Naime Erlaçin
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:26 am
Aşkı Özlemek...
Bir insanı sevmek, ama sadece duygularla sevmek...
Öylesine seviyorsun ki, onu gördüğünde kalbin yerinden fırlıyor, sesini duyduğunda vücudunun kimyası değişiyor adeta.
Öylesine hayran oluyorsun ki, bir sürü hatasını görmüyorsun, artık tüm zaafların seni yönetmeye başlıyor.
Öylesine saygı duyuyorsun ki, kendini hiç düşünmüyorsun, sadece onun seni düşündüğü kadarıyla yaşıyorsun kendi hayatını.
Öylesine verici oluyorsun ki, artık almayı bile unutuyorsun nerdeyse, sanki sürekli sen vermek zorundasın.
Öylesine direnç kazanıyor ki vücudun, hastalanmıyorsun bile, hastalıkların varlığından sadece onunkilerle haberdar oluyorsun.
Öylesine mutlu hissediyorsun ki kendini, hiçbir olumsuzluk seni yıldıramıyor, sanki hep mutlu olmak zorundasın.
Öylesine benimsiyorsun ki onu, yanında değilken gözlerin hep onu arıyor, işte belki de tatlı bir hüzün duyduğun anlar bunlar.
Öylesine bütünleşiyorsun ki onunla, her sevişme bir maraton gibi, bitmese, bitmiyor, bitmeyecek...
Ancak bir gün geliyor ve sanki kendi varlığını hissediyorsun.
Çünkü yorgun olduğunun farkına varıyorsun.
Çünkü yapmış olduğun hatalar geri tepmeye başlıyor.
Çünkü onun seni sadece kendi ihtiyaç duyduğunda düşündüğünü görüyorsun.
Çünkü aslında sen verdikçe bir şeyler alabilmiş olduğunu fark ediyorsun.
Çünkü hastalanmaya başlıyorsun, ama bunu bile yalnız yaşıyorsun.
Çünkü mutluluğun nasıl bir şey olduğunu düşünmek bile acı veriyor.
Çünkü artık birbirinize dokunmaktan kaçınarak oturuyorsunuz, yürüyorsunuz, yatıyorsunuz.
Çünkü en son ne zaman seviştiğinizi bile hatırlayamıyorsun. Ve anlıyorsun ki, doğru sandığın kişi aslında yanlışmış, sen aşka aşık olduğun için kendini aldatmışsın!
Kahrediyorsun, kendini bu kadar aldatmaya ne hakkın vardı diye. Yaşamakla yaşamamak arasında gidip geliyorsun bir süre... Son çırpınmalar sürüyor karşılıklı, sen aşkı tükettin, oysa asıl o senin güvenini!
Ve ayrılık zamanı, her şey mekanik; kutular taşınıyor, camlar çıplak; el sıkışarak vedalaşıyorsun...
Kendi yalnızlığının tadını çıkarmaya çalışıyorsun, kendin için yaşamayı öğreniyorsun. Bütün kötü anıları gömmeye başlıyorsun, hatta nefret etmeyi bile beceremiyorsun. Ama bir gün bakıyorsun, içinde büyük bir boşluk var. Rahatlamışsın, mutlu olabileceğini fark ediyorsun yine.
Evet, galiba aşkı özlüyorsun, yine aşık olmayı...
Cengizhan E.
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:26 am
seninle yaşıyorum, hayatı seninle anlıyorum, seninle seviyorum, seninle mutluyum, seninle gülüyorum, seninle ağlıyorum, seninle her zaman seni seviyorum... aşığınım...
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:27 am
Kardelen Masalıydı Sevdamız
Hazin bir kardelen masalıydı sevdamız Karda açmıştık çiçeklerimizi Zamansızdık belki ama mutluyduk Ben yaprağıydım çiçeğin sen tomurcuğu Kar taneleriyle beslenir Yeni yeni umutlara açardık Bizi soğuk bir kış günü kopardılar Acımadan soldurdular Dallarımızdan kan olup düşüyorduk Öylece bıraktılar bizi Sessizce ağlıyorduk Üstelik hava soğuktu Çok üşüyorduk Hazin bir kardelen masalıydı sevdamız Ayaz gecelerde çocuklara anlatılan
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:27 am
Orada biliyorum...
Ruhumu okşayan bir bakış war üzerimde... Hissediyorum göremesemde... Satır satır her heceyi inceliyor... Baştan ayağa her noktada olabildiğince fazla kalıyor.. Ve çok etkili... Her nokta özel bi anlam yüklüyor onun gözlerinden ruhuma... O kadar özel ki, tüm benliğimde... Ve sadece benim için... Hindi gibi dolaşmaktan çekinmiyorum... Göğsümü olabildiğince kabartıyorum... Ve isteyerek... Sonsuz bir gururla.... O benim diyemiorum benden kaçmasın diye... Onu çok sewiyorum... O kadar... Çaldığım her nota, Yazdığım her kelime, İzlediğim her sahne, Bütünüyle O... O bende herşey, Ve sanırım herşey bende biraz O...
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:28 am
Ağlıyorummm...
Ağlamak istiyorum hıçkıra hıçkıra... göz yaşlarımla boğulmak istiyorum ... Ve haykırmak dünyaya... Tanrıya yalwarmak,. Seni benden almasın diye... O kadar mutluyum ki... Susuyorum............
Ve işte...... İlk kez ağlıyorum... Çocukluğumdan bu yana ilk kez dökülüyor yaşlar gözlerimden... Bu kez sinirden değil, üzüntüden, kederden, Ya da canım yandığından değil.... Mutluluktan... Varlığının verdiği mutluluktan....
SENİ SEWİYORUM....
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:28 am
Güneş sönse... Ay ışığı saçımı okşamasa... Kıyamet kopsa... Kör bıçakla bin bir parçaya ayırsalar da bedenimi... Kalbim daima ellerinde... Ve ruhum dudaklarından kanan bir su damlası... Ellerim kenetlenmiş ellerine, Kesip koparsalar bile daima seninle...
Balkondayım, Derin bir nefes çekiyorum içime... Bir daha, bir daha ve bir daha... Kalbim kıpır kıpır... Ve tuttuğun yıldıza bakıyorum.. Sana bakıyorum... Gözlerinin içi gülüyor, Seviniyorum... Ve anlıyorum, Neden seni çok sewdiğimi...
Seni çook sewiorum bitanem....
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:29 am
Bilmiyorum...
Bugün erken yumuyorum gözlerimi hayata... Ama birden neden bunca yıldır uyuyamadığım geliyor aklıma... İnceden bir yaş akıyor gözlerimden... Yanağımda donup kalıyor... Silemiyorum... Üzülüyorum.. Sorular...Sorular...Sorular... Burası neresi? Hangi yola saptık bilemiyorum.. Ama elin ellerimde ve hergün daha da çok sarıyor... Hakediyor muyum bilinmez.. We günden güne daha da kuvvetleniyor bu bağ... Bakışlarım daha da bir anlam kazanıyor.. Bitanem korkuyorum.. Sana alışıyorum... Sonu ne, onu da bilmiyorum.. Ya da nereye gidiyoruz? Doğru mu? Yanlış mı? İnan bi fikrim yok... Ama şunu bil ki ben çok mutluyum....
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:29 am
Bu su hiç durmaz
Sen hep kendine önlemler aldın, Ben kendime yasaklar koydum, Önümüzde barajlar war, Bu su hiç durmaz... Cicim aylarını anlatan bi şarkı gibi geliyo bana, nedense... Ya da öyle olmasını diliyorum... Zaman geçti gitti.. Resimler sarartmaya çalışsada anıları, Hala zihinlere kazılı.... Özlüyorum....... Birini değil..... Aşkı özlüyorum......
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:30 am
Elimde şarabım, balkonda keyif yapıyorum...
yawaş yawaş yudumluyorum... Rengarenk alazlanan mumlarımı da yaktım... Hem bir şeyler yazıyorum hem de içiyorum....
Güzel bir pazar günüydü. Temizlik günümün yorgunluğunu atıyorum şimdi..
Bir yandanda The Crow Soundtrack - It Can't Rain All The Time çalıyor... Gerçi şu anki ruh halime Trademark'tan Only Love ya da Vaya Con Dios'dan What's A Woman daha iyi giderdi ama... Bu da enfess..
Bu arada hazır bu parçayı dinlerken kendime bir söz weriyorum.. Sewgilim yanımda olduğu anda bu şarkıyı dinleteceğim.. Ve kolundan tutup şarkı bitene kadar dans edeceğim... Tam "It Can't Rain All The Time" dediği anda da onu doyasıya öpeceğim.. Sonundaysa son öpücüğü konduracağım dudağına...
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:31 am
Serin bir akıntı bu içimden geçen... Tüylerim diken diken her nefesinde... O kawurucu sıcakta beni serinleten... Güneşin aydınlığına gerek duymadan kendi kaynağıyla beni aydanlatan aşkım... Yol gösteren aşkım... Parmak uçlarımın hassasiyetine kapılıp ıslak dudaklarını gezdirmen ruhumda... İçim ürperiyor inan... Sonsuz bir huzur eşliğinde... kelimelerim bile yetmiyor anlatmaya hiç bir halini... O kadar muhteşemsin ki.... Delilik saatlerimde sewiyorum seni... Çünkü deliyim sana....
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:31 am
istenmemek, sewilmemek nedir yaşadınız mı hiç? hissettiniz mi bu duyguyu yüreğinizin derinliklerinde en acı biçimde? Reddedildi mi hiç sewgiyle uzattığınız kalbiniz, ayaklar altına alındı mı alayla? yüreğinizin etrafına gerdiğiniz dikenli telleri kanatırcasına çekip çıkarıp bir başka yüreğin girmesi için kalbinizin kapılarını açtığınızda o dikenli telleri kalbinize batırıp batırıp çekip gitti mi? çocukluğunuzdan bu yana hep istenmemenin, dışlanmanın, hor görülmenin acısını, ezikliğini, sewgisizliğin o soğuk yoksunluğunu duydunuz mu kalbinizde, ruhunuzun en derinlerinde? sewgiyi göremediğiniz, yaşayamadığınız, sewilmediğiniz için insanları daha fazla, daha fazla sewdiniz ve yanlış anlaşılıp aşağılanıp hor görüldünüz mü? oysa siz sewgisizliğin verdiği acı boşluğu, o yoksunluk duygusunu bildiğinizden başkaları da bu duyguyu yaşamasın diye hep sewgi dolu bir yürek açmıştınız o insanlara değil mi? ama sewgiyi dolu dolu yaşamış, hissetmiş insanlara sizin sewginiz fazla yapışkan geldi oysa. ya da siz sorgusuz, sınırsız bir sewgi sunduğunuzda karşınızdaki bir menfaat umduğunuzu düşünüp dirsek çevirdi..
sewgisiz büyümüş, sewgisiz yaşamış insanlar kendilerine yöneltilen en küçük bir iyi niyet göstergesinde aldıklarından, gördüklerinden bin kat fazlasını vermek için uğraşırlar. Ama ya reddedilir, ya aşağılanır ya da kullanılırlar.. bunları nerden mi biliyorum ? yaşıyorum, görüyorum.. Ama her ne olursa olsun kıran, reddeden ya da aşağılayan insanlardan asla ama asla nefret etmiyorum edemiyorum..
çünkü biliyorum ki onlar sewgiyle büyüdükleri yaşadıkları için sewgiyi özleyen birinin sewilmeye ve şefkate susuzluğunun ne olduğunu bilemezler.. bu yüzden de sewgimizin ve şefkatimizin sınırlarını bilemezler.. tıpkı affediciliğimizin sınırlarını bilemeyecekleri gibi... kırsalar da, reddetseler de, kullanmaya çalışsalar da insanları sewiyorum.. herşeyden önce "insan" oldukları için.. ve sewilmeye susuzluğun ne olduğunu bilemedikleri için ben de onlara acıyorum !!!
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:32 am
Bir hüzün şarkısı çalıyordu bu kentin yıkılmış harabelerinde. Bir ayrılığın öyküsü yazılıyordu yüreklere. Bitirmeye çalıştığımız işkenceyle, ikinci bir yıkılmışlığı yaşıyordu bu kent öylesine soğuk, öylesine üşümüş, öylesine yalın ayak bir vedayı kucaklıyordu boş ellerle.Gidişinle kent ayaklandı önce, olanca şiddetiyle sarsıldı tüm senfoniler, en ağır dramlar, trajediler, aşklar. Çöküntülerini içgüdülerimin duvarlarında yaşadım yalnızlıklarımda en fazla şiddetlerle uyandım uykusuz sabahlarıma. Yokluğunu acımasızca içime sindirmeye başladim. Gidişinle kendime küstüm senden önce, sonra o çıplak benliğine ve bu kasvetli, havasız, simsiyah bulutlu güneşin doğmaya küstügü bu kente küstüm yıkılmış anılar arasında.Yıkıntılar arasında seni aradım hep. O kaybedemediğim, kaybetmek istediğim seni aradım bilinçsizce, melankolik havalarda. Gitmeni istediğim, başını alıp temelli gitmeni istediğim o hayalini aradım hep bu yıkılmış kentin ara sokaklarında. Ama işte geriye kalan o yıkılmış hayalin, anıların beni ayakta tutan. Beni terk eden bedenindi, ruhun hep yanı başımda ağlamaklı, hüzün dolu o inat kent yığınının arkasında gizlenmiş. Yıkılmış, ezilmiş benliğimin aka kapılarını açmışım ruhumun kanayan duygu yaralarına, ama sen yoksun işte. Boşuna aramam boşuna yorulmam.Kent'in arka sokakları boş, duvarları resimsiz ama tek duvarsız "yıkılmış bir kent var içimde" sen gibi, sensizlik gibi şiirlerimde, şarkılarımda, türkülerimde, ağıdımda hep sen varsın sevgili...
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:33 am
Yağmur Ağlıyor İkimiz İçin Hem Ağlıyor Hem Sİliyor Maziyi Kaderimdin Hayal Oldun Şimdi Aşkımız Bitti Masallar Gibi
Kıymetini Bilemedim Seni Nasıl Çözemedim Bugün Resmini İndirdim Duvardan Duvar Ağladı Ben Ağladım
Kar Çiçekleri Gibisin Temiz Sende Bulmuşum Aşkı Bendeniz Son Bir Buseler hatıra Kalsın Sen Yokken Gönlüm Yanında Sansın
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:33 am
Oturup Seni Düşündüm
Yıldızlar öperken gökyüzünü mavi bir gecenin atlasında oturup seni düşündüm ılık bir gözyaşı damlasında
sesler geldi uzak denizlerden gemiler kalktı sıra sıra bir martı havalandı üzerimden bin özlem döküldü sulara
hasret yüreğime bulandı yüreğim sevdalara bir demet bulut oldu gözlerim dağıldı uzaklara
seni şiirlerde aradım kitaplarda türkülerde şarkılarda aradım ıssız bir gecenin oylumunda oturup seni kanadım
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:34 am
"Seni seviyorum" ağır cümledir. Herkese söylenmez. Bazen yıllarca aranır, Bazen yıllarca beklenir o bir çift söz için. Dili yakar, Dudağı yakar, Bedeni kavurur, lime lime eder. Velhasıl yürekli işidir. Bir ömür pahasına Bir defa söylenir.
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:35 am
İşte yoksun... Hep yoktun belki de Her zaman bir hayaldin içimde. Gelmedin hiç Görmedim gözlerini Bilmedim sevginin tadını Duymadım kokunu. Bir yıldızdın gökyüzünde Kendime seçtiğim. Bir seraptın Bir hayal... Her ne idiysen Geldiğinde gitmekti özlemin Geldin Sevdim Sebepsizce gittin. İşte yoksun...
Y.T
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:35 am
Basit yaşayacaksın...
Meselâ; susayınca su içecek kadar basit. Dört çıkacak, ikiyi ikiyle çarptığında.
Tek düğmesi olacak elindeki cihazın; tek bir düğme, tek bir cümle gibi; sevince lafı dolandırmadan söylediğin “seni seviyorum” gibi.
Basit bir öpücük yetecek sana; basit sıcak bir öpücük. Ve o öpücükle dolacak tüm günlerin, tüm düşlerin. O öpücük için yapacaksın hayatının kavgasını, o öpücük için yiyeceksin hayatının dayağını.
Kabak çekirdeği verecek sana rakamların veremediği mutluluğu.
El yazısıyla yazılmış eğri büğrü bir mektup olacak en değerli kâğıdın; hep yanında taşıdığın, atmaya kıyamadığın.
İki harekette giyiniverecek, iki harekette soyunuvereceksin. Kısacık olacak uyanman ve yola çıkman arasında geçen süre; kısacık olacak, sıcacık kollara dolanman ve yolculuklara çıkman arasında geçen süre.
Kendin bile anlayabileceksin yazdıklarını; bakışların bile anlatabilecek kendini.
Beklentilerin de basit olacak. Kaf Dağı’nın önünde bekleyecek mutluluklar. Bir ıslıkta bulabileceksin en uzun dostluk romanını; ya da bir damla gözyaşı yaşatacak sana en ucuz aşk romanını.
Bir kaşarlı tost olacak aradığın nasıl oturacağını bilemediğin sofrada; parmakların olacak en kıymetli çatalın. Yine, aynı parmaklar çözecek en karmaşık denklemleri. İskender’in kılıcı duracak avukat rehberinin yanında.
Bir filarmoni orkestrası veremeyecek sana kontrplak bir gitarda, doğru basılmış bir “fa diyez”in mutluluğunu.
Makyajın ilk “a” sına kadar bilmen yetecek. Temizlik kokacak en pahalı parfümün.
“Bilmiyorum” diyebileceksin bilmediğinde ve çok normal olacak onu da bilmeyişin. Tek dereden su getirmen yetecek, bir “istemiyorum” diyebilmeye.
Ne durduğu farketmeyecek abanın altında.
Saatin, sadece saati gösterecek; Telefonunu sadece telefon etmek için kullanacaksın. Küçük bir not defteri olacak bilgini en hızlı sayan.
Basit yaşayacaksın, basit. Sanki yaşamın bir gün sona erecekmiş gibi basit...
Yalçın ERGİR
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:36 am
BEN SANA MECBURUM Ben sana mecburum bilemezsin Adını mıh gibi aklımda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor bilemezsin İçimi seninle ısıtıyorum
Ağaçlar bahara hazırlanıyor Bu şehir eski İstanbul mudur Karanlıkta bulutlar parçalanıyor Sokak lambaları birden yanıyor Kaldırımlarda yağmur kokusu Ben sana mecburum sen yoksun
Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur İnsan bir akşamüstü ansızın yorulur Tutsak ustura ağzında yaşamaktan Kimi zaman ellerini kırar tutkusu Birkaç hayat çıkarır yaşamsından Hangi kapıyı çalsa kimi zaman Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu
Fatih’te yoksul bir gramofon çalıyor Eski zamanlardan bir Cuma çalıyor Durup köşe başında deliksiz dinlesem Sana kullanılmamış bir gök getirsem Haftalar ellerimde ufalanıyor Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem Ben sana mecburum sen yoksun
Belki haziranda mavi benekli çocuksun Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor Bir şilep, sızıyor ıssız gözlerinden Belki Yeşilköy’de uçağa biniyorsun Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor Belki körsün kırılmışsın telaş içindesin Kötü rüzgar saçlarını götürüyor Ne vakit bir yaşamak düşünsem Bu kurtlar sofrasında belki zor Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden Ne vakit yaşamak düşünsem Sus deyip adınla başlıyorum İçimsıra kımıldıyor gizli denizlerin Hayır başka türlü olmayacak Ben sana mecburum bilemezsin. ATTİLÂ İLHAN
Cwtangy
Konu: Geri: Şiir Arşivim Perş. Haz. 18, 2009 1:36 am
Bazı geceler resmini alıyorum karşıma; Eskiden olduğu gibi saatlerce anlatıyorum , anlatıyorum Ama sen eskisi gibi değilsin , Tek bir kelime bile etmiyorsun Sonra sanki sesini duyuyorum “hadi gel” diyorsun bana Bir solukta iniyorum sahile Yoksun! Hava soğuk üşüyorum… Dalgalar alıp götürüyor beni eskiye Bir çayın sıcaklığında, kış akşamlarında sahile vuran dalgaları selamlardık Ama üşümezdim… Anlıyorum ki şimdi; çay değilmiş içimi ısıtan senmişsin ey yar..! Saat geç oldu eve dönmem lazım , Ama ayaklarım gitmiyor bana isyanda Ya gelirsen ?